Çarşamba, Nisan 23, 2008

köprüden önce son çıkış

gardrobu boşaltıp, yazlık- kışlık kıyafetlerin yerlerini değiştirmeyi hiç sevmiyorum.
garip bir burukluk, anlamsız bir duygu şeysi oluşuyor içimde. belki anlamlıdır da şu an anlamlandıramadım.
sanırım pembe/mor bana çok yakışıyor. bana yakışmayan ölsün.
hareket etmiş bir trenin arkasından koşarak yetişilmiyor, kapılar yüzünüze kapanmıştır bir kere.ama elinizde ben harper albümü vardır,çok da önemli değildir hani,
gaza da gelirsiniz hemen:
..
if you're gonna walk the earth
then walk it proud.
if you're gonna say the word
you got to say it loud.

(meali: iki dakka adam ol allasen)
..
bahar hiç bu kadar anlamlı olmamıştır belki. düşününce sabah gardrobunuzu yerleştirirkenki burukluğun yazlık kıyafetlerimin içine sığmazsam endişesi olduğunu farkedersiniz.bu bahar sadece budur sebep.
bahar.. börtü, böcük, albeni, çömlekte kuru fasulye...
power of the gospel çalıyor olmalı tam da burda.

23 nisan kutlu olsun, sevinin küçükler, övünün büyükler.