Cumartesi, Mart 29, 2008

kesici bir alet olarak yeni yaş

Sayın Valim,
Sayın Garnizon Komutanım,
Sayın Büyükşehir Belediye Başkanım,
Değerli Öğretim Üyeleri,
Basınımızın Değerli Mensupları,
Çok Kıymetli Galaksi Rehberi okuyucuları,
-Özel olarak sevgili gençler ve kendini genç hissedenler-,

Siz siz olun 25 yaşına girmeyin.Girmeyin efendim.Yoksa mahallemizin çocukları Uğur, Samet ve Ömer dışarda top oynarken size yol vermek durumunda kaldıklarında, içlerinden birisinden "dur topa vurma oğlum, teyze/amca geçsin de öyle at" gibi bir cümle dökülebilir.Dede bile der bunlar. Önce farketmez tebessüm edersiniz, "teyze mi ah seni seni hmh hmhmh".. Bir yerimiz kırıldığında da bir süre sonra yükselir ya çığlıklar, onun gibi. Yorulmayayım, şarkı devam etsin:" Sonradan kor sonradan kor.. akıp gider akıp gider zaman sana aldırmadan.."

İlahi çocuklar!Abla yerine teyze dersiniz demek.Peki ben o topu kesmez miyim?Söylüyorum o kadar iyi biri değilim diye inanılmıyorum.


Bu resim nedir diyenler olabilir. Bu benim atacımın resmi.Kendisi, dost deyip bağrıma bastığım canım arkadaşım tarafından 22'nci yaş günümde hediye edilmiş, uzun bir yolculuk sonrası postayla küçük bir zarf içinde ulaşmıştır.Evet ataç ya bildiğimiz, ataç, 5.5 cm boyunda, evet hediye, evet doğumgünümde.Görünce beni getirmiş aklına, küçük şeylerle de mutlu olurmuşum zaten.Alem ibret alsın deyu koydum buraya.
nöt: Annem benim,ellerinden öper herkes adına teşekkür ederim,iyiki beni doğurmuşsun yahu.
nazar boncuğu:41. yazım olmuş bloga.41 kere maşallah deyin.Tükürmeyin.